Ya Tarihin Yazmadıkları

YA TARİHİN YAZMADIKLARI!

Tarihin, kendi tarihimizin sayfalarını süsleyen pek çok isim ve vaka var şüphesiz. Ama ya tarihin yazmadıkları. On binlerce isim ve yüz binlerce vaka vardır ki ne yazılmıştır, ne de anlatılmış. Nitekim Birinci Dünya Savaşı sırasında düş­manın batırdığı (8 Ağustos 1915) Barbaros Zırhlısı’nın şehid olan kahraman bir subayından bahseden Donanma Mecmuası “Tarih, zannedildiği kadar iyi bir hâkim, âdil bir mahkeme değil. Onun kaydettiği fevkaladelikler mutlaka o zamanın öne çıkan vakalarıdır. Ne sâkin, mütevazı büyüklükler, kahramanlıklar olur ki onlar değil tarihin pejmürde sayfalarına geçmek, bazen zaman-ı vukuunda bile zikredilmez.” diyor.

İşte Ya Tarihin Yazmadıkları! isimli çalışmanın maksadı da, tarihimize ve dolayısıyla İslam’ın tarihine adı veya katkısı karışmış birkaç ismi hatırlamak ve hatırlatmak. Bize hayrı dokunanları takdir etmek, ama şerri erişenleri de unutturmamak!

Kitap, Harun Tuncer tarafından muhtelif za­manlarda kaleme alınan şu “biyografik” makalelerden meydana geliyor: Ahteri Mustafa Efendi, Nabi, Gelenbevi İsmail Efendi, James William Redhouse, Sultan Abdülaziz ve katilleri, Çaylak Tevfik, Muhammed A. Russell Webb, Şemseddin Sami, Maximillian Berlitz, Ömer Lütfi Fikri, Cenab Şahabeddin, Süleyman Nazif, Snouck Hurgronje, Ahmed Selahaddin, Ahmed Vahid Moran, Vecihi Hürkuş, Ömer Nasuhi Bilmen, Ahmed Davudoğlu, Nüvit Özdoğru, Marmaduke Pickthaal. “Şahıslar olmasa ne vaka olur, ne de tarih” diyen herkesin mutlaka okuması gereken bir eser.