Silistre Muhasarası

SİLİSTRE MUHASARASI

Silistre, asırlar boyunca Osmanlı-Rus mücadelelerinin yaşandığı stratejik noktalardan biridir. Buranın jeopolitik ehemmiyetini kavrayan Rusya, 1853’te tekrar Silistre’yi kuşatmıştır. Bu kuşatmada Rus ordusunun mevcudu 90 bin kişi olup, Silistre’yi savunan Osmanlı ordusunun mevcudu ise 15 bin kişiden ibaretti. Silistre savunması esnasında şehir kalesi ve bunun yanında mevcut olan 9 tabyaya ilaveten 7 tabya daha yapılmıştı. Kendisinden sayıca ve cephanece altı kat daha büyük olan Rus ordusunun 43 gün devam edecek muhasarasına Osmanlı askeri tarihte eşine ender rastlanan kahramanca bir savunma yapmıştır.

Vatan sevgisini ön plana çıkaran, tarihî ve edebî eserler kaleme alan Namık Kemal, bu hususiyetiyle Vatan Şairi olarak meşhur olmuştur. Tarih sahasında da çok önemli eserler veren müellifimiz, kısa ve öz olarak kaleme aldığı Silistre Muhasarası isimli bu eserinde, muhasara sırasında yaşananları anlatmaktadır.

Eserde Silistre’de, dinine, vatanına ve milletine bağlı olan, bu bağlılığını yaptığı icraatlarla da ortaya koyan az sayıdaki Osmanlı askerinin, kendilerinden altı kat daha fazla askere sahip Rus ordusuna boyun eğdirmesinin hikayesi anlatılmaktadır.

Eseri okuyanlar itaat, tedbir ve gayretin meyvelerinin neler olduğunu daha iyi anlama imkânı bulacak ve millet olarak bugünlere kolay gelmediğimizi, ecdadımızın hangi şartlarda bu vatanı bizlere emanet bıraktığını daha iyi kavramış olacaktır.

Silistre Muhasarası isimli bu eseri Namık Kemal kendi ismiyle değil de Hassa Ordu-yı Hümayunu’na bağlı Kal’a-i Hâkânî Topçu Alayı’nın 7. Taburu’nun 1. Bölüğü yüzbaşısı unvanı ve Ahmed Nafiz müstear ismiyle yayınlamıştır. 1940’lı yıllara kadar eser hep Ahmed Nafiz’in olarak bilinmiştir. Ancak, Hakkı Tarık Us’un yaptığı araştırmalar neticesinde bu eserin Namık Kemal’e ait olduğu tespit edilmiştir.

Osmanlı’nın son devri müverrihlerinden Namık Kemal’in Silistre Muhasarası isimli kitabı Ahmet Temiz tarafından her seviyeden okuyucunun istifade edebileceği şekilde hazırlandı. Tarihimizin şanlı bir sayfasını açarak, ecdadımızın fedakârlıklarını ve kahramanlıklarını bize anlatan, kendisi küçük ama anlattıkları çok mühim olan bu eser bizlere tarihimizi anlamakta bir kapı aralıyor.